Drupal: Açık Kaynak Dünyasının Parlayan Yıldızı

Merhaba arkadaşlar. Sizlerin de bildiği üzere günümüz dünyasında web teknolojilerinde inanılmaz bir gelişme var ve bu gelişmenin hızını ayak uyduramaz durumdayız. Açık kaynak yazılıma ilgilinin hit yapığı bu günlerde açık kaynak ile geliştirilmiş projeler de yoğun ilgi görmekte ve kısa zaman içerisinde çok büyük gelişmeler göstermekte. Bu açık kaynak projelerden bir tanesi ise hiç kuşkusuz Drupal.

Drupal’i temelde içerik yönetim sistemi olarak bilsek de günümüzde içerik yönetim sisteminde farklı değişik projeler için de kullanılmaktadır. Drupal’in esnek ve geliştirmeye açık yapısı, güvenlik noktasında kullanıcılarına güven vermesi onun birçok farkılı alanlarda (kamu kurumlarında, şirketlerde ve bireysel) tercih edilmesini sağlamıştır.

Drupal, öğrenmesi hem kolay hem de zor bir içerik yönetim sistemidir. Drupal ilk başta çekirdek sürümüyle bize ulaşır ve bu halini öğrenmek çok kolaydır. Fakat yazılmamış bir sayfa gibi olan çekirdek sürümü tek başına ihtiyaçlarımızı karşılamaya yetmeyebilir (çoğunlukla yetmiyor) ve eklentiler (modules) ile ihtiyaçlarımızı karşılarız. Eklenti kullanmak ise drupalin doğasında vardır. Çekirdek sürümü en sade ve güvenli, gereksiz tüm ayrıntılardan uzak tutulur ki bu drupalin geliştirilebilirliğin kilit noktasıdır. Çekirdek sürümü ile temeli atılan bina eklentiler, temalar, bloklar ile zenginleştirilerek istenen yapı elde edilmiş olur. İşte temel çekirdek sürümden sonraki diğer bu yapıları öğrenme ve kullanma becerisi drupalin zor olan tarafıdır. Yani çekirdek sürümündeki haliyle drupali öğrenmek kolay olamsına karşın sonraki aşamalarda değişik ihtiyaçlarımızı karşılamak üzere kullanmak durumunda kaldığımız yapıları öğrenmek çok daha fazla zaman alan ve yoran bir süreçtir. İşte bu yapıları öğrenmenin zaman alıcılığındandır ki drupali öğrenmenin zor olduğu söylenir ve kısmen haklılık payları da bu noktada vardır.

Yukarıda verilen resimde de görüldüğü üzere drupal, bir duvarın tuğlaları gibi çekirdek sürümün üstüne eklenen yapılarla meyvesini verir. Drupalde zor olan kısım işte bu kısımdır. Drupal çekirdek sürümüne eklenen eklentiler ve diğer yapıların kullanılmasıyla meyvesini verdiğinden neyi nerede kullanmak gerektiğini iyi öğrenmek gerekmektedir. Çünkü kullanılmaması gereken her ekstara eklenti veya yapı performan kayıplarına yol açabilmekte ve sistemi hantallaştırabilmektedir. Çekirdek sürümünün 3-5 saatte öğrenmişsek işte bu diğer yapıları öğrenmek haftalarla, aylarla ifade edilen öğrenme süresini kapsamaktadır.

Peki neden drupali tercih edelim derseniz bunun en büyük nedeni bana göre drupalin son derece geliştirmeye açık olması (extensibility) özelliğidir. Bu özellik özellikle de web ile ilgili uzun soluklu bir iş hayatınız olacaksa dikkate almanız gereken önemli bir özelliktir. Bu özelliği sayesinde drupal ile hazırlanacak sitelerde tek sınır “hayal gücü”dür.

Drupal, Avrupa’da birçok üniversite, kamu kurumu ve şirketlerde kullanılmakta ve her geçen gün daha da yaygınlaşmaktadır. Forum kullanıcısı olarak ise drupal daha geçenler 1.000.000 kullanıcı sınırını aşmış ve dünyanın farklı kesimlerinde ne kadar da kabul gördüğünün en büyük kanıtını göstermiştir. Ülkemize bakan yönüyle ise drupalin tanıtımına ve teşvikine yönelik yayın ve site sayısı oldukça azdır. Ülkemizde hazır içerik yönetim sistemleri olarak genelde WordPress ve Joomla tercih edilmektedir. Burda ise daha önce bahsettiğimiz çekirdek sürümü dışında kalan diğer etmenlerin zaman alıyor olması ve “zordan kaçma alışknlığı” çok büyük yer tutmaktadır. Dikkat ederseniz “zordan kaçma alışknlığı”nı tırnak içine aldım çünkü Avrupa’da bu kadar yaygın kullanılan gerek üniversiteler, gerek şirketler ve sayıları milyonu aşan kullanıcı profilinin ülkemizdeki yansımasının çok az olması biraz da bundandır diye düşünüyorum.

Ülkemizde de drupal kullanımı adına önemli gelişmeler olsa da istenen düzeyde değil. Ama bilim ve teknolojinin önderliğini yapan TÜBİTAK’ın drupal kullanmayı tercih etmesi, zannediyorum drupalin ülkemizde de hak ettiği yere ulaşmasının yakın olduğuna dair en büyük işaretlerden. Demek ki TÜBÜTAK da drupalin güvenirliğine ve geliştirilebilirliğine itimat etti ve bu açık kaynak içerik yönetim sistemini kullanmaya başladı.

WordPress ve Joomla, Drupale göre daha bütünleşik bir yapıda gelmekte ve eklenti kurma ve ayarlarıyla kullanıcıları fazla uğraştırmamaktadır. Özellikle wordpress’te ihtiyaca yönelik birçok güzel temayı ve eklentiyi ücretsiz olarak elde etme imkanı vardır. Bu sayede bir siteyi yapmak özellikle de wordpress ile, drupale göre daha hızlı ve daha kolaydır ve bundan dolayı wordpress ve joomla ülkemizde daha bir kabul görmüştür (bu da kolayı tercih etme alışkanlığı).

Peki bir insan bir şeyi wordpress, joomla ve drupalde de yapabiliyor ve de bunlardan wordpress ile daha hızlı yapabiliyor ise neden zorunu tercih etsin ki? Bu soruya genel teamül çerçevesinde cevap verecek olursak drupali tercih edenlerin genelde güvenlik ve geliştirilebilirlik açısından, wordpressi kullananların ise daha hızlı ve daha kolay olması bakımından onu tercih ettikleri görülür.

Kaynaklar:

https://drupal.org/getting-started/before/overview

Yorumlar